Hâdiselere bu zaviyeden bakan ve anlamamada ısrar eden mağrur Şii Molla’ya, İslam’ın hakikatini bildirmek haktan öte bir vazife olmuştu. Fakat münazaranın ilmi usuller çerçevesinde cereyan edebilmesi için bir takım esaslar tayin etmek gerekliydi.
Mustafa İslamoğlu konuşmalarında Şia’yı, “Ehl- Beyt mezhebi” olarak isimlendirmekte ve onları tadlîl etmenin yanlış olduğunu iddia etmektedir.
Ebu Hureyre’yi (r.a.) tenkit ya da reddedenlerin esasta problemleri Hz. Resulüllah’ladır (s.a.v.). Ne var ki O’nu reddetmenin bütünüyle İslam’dan dışlanmalarına neden olacağını bildiklerinden sünneti tebliğ eden ilk kuşakla hesaplaşmaya tevessül etmektedirler. Görsel temsilidir.
Ümmetin siyasi ve ictimai manada yekvücut olduğunun müşahhas sureti olan Osmanlı’nın mirasına sahip çıkan bir Türkiye ile İran’ın karşı karşıya geleceği malumdu. Bu malumiyet belli
@ifambt tüm hakları saklıdır
