Search
Close this search box.

EVLERİNDE MUSABLAR YETİŞTİREN BİR ÜMMETİN UFKUNDA ELBET BİRGÜN BEDİR GİBİ ZAFERLER DOĞACAKTIR!

EVLERİNDE MUSABLAR YETİŞTİREN BİR ÜMMETİN UFKUNDA ELBET BİRGÜN BEDİR GİBİ ZAFERLER DOĞACAKTIR!

 

Biz bir vücudun azaları gibiydik. Bir şehrimiz acı çektiğinde bütün şehirlerimiz teyakkuza geçerdi.  Bir baba oğlunu, bir oyunda ya da bir eğlencede kaybettiğinde, bir kızın saçının teli göründüğünde öz oğlunu kaybetmiş, öz kızı açılmış gibi üzülürdü bütün babalar. Allah Rasulü bize, “Esselâm-u Aleynâ ve alâ ‘ibadillahi’s-Salihîn” duasını öğretmişti, her namazda Ümmet’in selameti için dua eder, ahdimizi yenilerdik. Bosnalı, Musullu, Gazzeli, Mısırlı; dağları, denizleri o ahit için aşıp da gelmişti Çanakkale’ye. Biz, Allah’ın (c.c) ve Rasulü’nün (sav.) buyruklarını, Doğu da, Batı da bizim talimatlarımızı dinlerdi. Sözümüzün gümrüğe takıldığı yerleri atlarımızla geçerdik. Sonra her uzuv müstakil vücut olma iddiasında bulundu. Ruhumuzu katleden faşist sözlere kandık, kol bacaksız, ayak başsız yaşar zannettik. Bir asırdır elimiz, ayağımız, gözümüz, kulağımız mesabesinde olan Şam, Bağdat, Kahire, Urumçi çiğneniyor. İslam’ın hakikatini bıraktık, mücerred olarak ırklarımızın masallarına kandık. BM’ye, Nato’ya entegre olup, başka bedenlerde de yaşarız diye hayaller kurduk. Ayrılığa, yalnızlığa, İngilizlerin çizdiği haritaya öyle alıştık ki, bir müslüman beldemize muhacir olarak geldiğinde İngiliz’i haklı çıkarırcasına ona, “Niçin geldin?” der gibi baktık.

 

Sen, Ey Melun bir uygarlığın yalanlarına aldanan ve “Kardeşlik önceki asırların nostaljisiydi; şimdi reel-politik zamanı.” diyen Büyük İslam Medeniyeti’nin sihirlenmiş çocuğu! Bugün Muhammed Mursi’ye işkence edenler, eğer uyanmazsan yarın senin ellerine kelepçe vuracaklar. Düşmanın safında durma, katile alkış tutma!

 

Kanadı kırık bir kuş görünce yüreği yanan sen, şimdi nelere alıştın. Aslında sadece sen değil, hepimiz alıştık kan kokusuna, hastanelerin vurulmasına, kimyasal silahların atılmasına.

 

Sanki vurulan İslam şehirleri, ölenler insan değilmiş gibi; sessiz sokaklar, sessiz çarşılar, minberler ve ekranlar.

Sanki tatbikat yapan bir ordu boş dağlara bomba atıyor gibi sessiz BM’nin ve ABD’nin insan kılıklı haydutları.

 

Ey Bağdatlılar, İstanbullular, Trabzonlular, Diyarbakırlılar, siyahlar, beyazlar, Türkler, Araplar, Kürtler, parçalandığından dolayı ezilen, çiğnen Müminler!

Şehirlerimizi kan gölüne çeviren KİLİSENİN ÇOCUKLARINA karşı birleşip yek vücut olamazsak düşmana karşı duramayız.

 

Oğluna, kızına büyük muharebeden önce büyük diriliş cümlelerini öğret…

Kıyamet koptuğunda azığı olsun o cümleler, onlarla safını belirlesin onlarla küffar üzerine yürüsün!

 

Uykuyu bir yorgan gibi gözlerine çektiğin gecelerde, gözlerine uyku girmeyen Doğu Türkistanlı, İDLİBLİ, Gazzeli ve Mısırlı kardeşlerinin necatı için dua et; Her namazdan sonra “Bedirdeki küfür ordusunu vurduğun gibi küfrü yine vur Ya Rabbi!” diye yalvar. Unutma!  Bedir ruhunu kuşananalara Allah, yeni Bedirler ihsan edecektir.

 

Ateşten Hz. İbrahim’i, Söğüt’ten Osmanlıyı çıkaran Allah Azze ve Celle’ye yemin olsunki evlerinde Musablar yetiştiren bir milletin ufukunda yeniden Bedir gibi zaferler doğacaktır.

Bu Kiri Büyük Doğu Mecrası Temizler

Okulda, hayatta Allah’tan bahsetmenin yasaklandığı gün; Anadolu, Büyük Doğu Mimarı’nın öncülüğünde muazzam bir fikir ve hareket hamlesine şahit oluyordu. Yalnız başına bir Müslüman bütün küfür yobazlarına meydan okuyor, İslam...

LİSAN ÜZERİNE ALLAH BOYASI’NIN DÖKÜLMESİ: OSMANLICA 

Beş yaşında ilk tahsile İslam harfleriyle başlayan, icazet aldığında ise ibareyi Kahire’deki öğrenciler gibi okuyup-anlayan, İstanbul’da kaleme aldığı tefsiri, Şam’da, Mekke’de ders kitabı olarak okunan bir milletin yüz yıllık...

Şeddeli Yalan Yobazları

CHP Milletvekilinin “Külliyat Kız Okullarında öğrencilere Takdir yerine İslam’ın Kızına belgesi veriliyor.” şeklindeki iddiasının YALAN olduğunu Cumartesi günü mezkür okulda okuyan Kızımın TAKDİR BELGESİNİ yayımlayarak resmetmiştim. Ne var ki...

ANNE

ANNE I. İpekten daha narindi kalbin, Evladın üşürse sen titrerdin. Çocuklarını yüreğinde taşır Biri ah etse sen inlerdin. Hastayım deyince Sanki sen iyi olur, unuturdun bütün dertlerini. Kadın yıkılsa...

Kurban Sünnet mi Vacip mi?

Hanefi mezhebine göre Kurban Bayramı günlerinde kurban kesmek vacip,[1][2] diğer üç mezhepte ise sünnettir.[3] Hanefi mezhebi bu hususta aşağıdaki delillerle istidlal etmektedir: Allah Teala, “Rabbin için namaz kıl ve...

Taksitle Kurban Almak Caiz midir?

İslam, satış akdinin şartlarına uyulması durumunda gerek peşin gerekse de vadeli(müeccel) satışı meşru kabul etmektedir.[1] Kurbanlık hayvan, Allah için kesilmesi cihetiyle bir ibadetin ikamesine vesile olurken, alışverişe konu olması...

İhsan ŞENOCAK YouTube Kanalına Abone Ol