Müstakil bir ibadet olan kurbanın rüknü, belli vasıfları taşıyan bir hayvanı boğazlamaktır.[1] Bu yüzden kendisine kurban vacip olan kimse, boğazlama işlemini yerine getirmediği müddetçe parasını sadaka olarak verse dahi kurban ibadetini yerine getirmiş olmaz; zimmetinden kurban borcu düşmez. Kurban kendisine vacip olmayan ancak kurban kesebilecek kadar parası olan kimse için ise, kurban kesmek o parayı sadaka olarak vermekten daha faziletlidir. Çünkü kurban hem Allah için kan akıtmayı hem de tasadduk etmeyi içerisinde barındırdığından iki ibadeti de cem eder.[2]
[1] Heyet, el-Fetâvâ’l-Hindiyye(el-Fetâvâ’l-Alemgiriyye) (Beyrut: Dâru’l-Fikr, 2009), 5/336.
[2] Bkz. Burhanuddîn el-Merğînânî, el-Hidâye Şerhu Bidâyeti’l-Mübtedî (Karaçî: Mektebtu’l-Büşrâ, 2021), 4/84.